40 Milyonluk hayal kırıklığı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın inşaatını sık sık kontrol ettiği ve isim babası da olduğu yapımı 22 ayda tamamlanıp Ramazan ayının ilk günü ibadete açılan Ataşehir Mimar Sinan Camii’nde engelliler unutulmuş.

22 AYDA BİTTİ 40 MİLYON TL'YE MAL OLDU
22 ayda tamamlanan cami için 40 milyon TL harcandı. Mimar Sinan'ın daha küçük ölçekli camilerde denediği, "altı ayaklı plan tipinin" bu büyüklükte ilk defa uygulandı. Caminin ana kubbesinde Fatır Suresi'nin 41. ayeti, yarım kubbelerin her birinde ise Furkan Suresi'nin ilk altı ayeti birer birer yazıldı. Camideki avizeler hat sanatının heykelvari kullanıldığı özel tasarımla dikkati çekiyor. Ana avizede "Ol der ve olur" anlamına gelen "Kün fe yekün" ayeti, diğer altı avizede ise Allah'ın isimlerinden "Hu Rahman", "Sübhan", "Bürhan", "Deyyan", "Mennan" ve "Hannan" yazılı bulunuyor.
42 metre kubbe yüksekliği olan camide 72 metre yüksekliğinde üç şerefeli 4 minare var. Caminin toplam kapasitesi 10 bin kişilik. Ayrıca caminin 300 araçlık bir kapalı otoparkı bulunuyor. Camide ayrıca konferans salonları, eğitim odaları bulunuyor.

Şu an İbadete yeni açılan Mimar Sinan cami gittim bizzat gördüm engelliyi düşünerek bir tek tuvalet yapılmış.Abdest alma yerine  gidecek rampa yok. Avluya giremiyorsun beşer onar merdivenler.Otoparktan asansörle çıkabilirsiniz dediler .Asansöre gittim tam olarak faaliyete geçmediği için kullanamadık, yalnız yetkililerden aldığımız bilgiye göre asansörden indikten sonra birkaç merdiveni daha yardımla aşmak zorunda imişim.Fakat bu eksiklikleri yetkililer not aldılar, en kısa sürede yapacaklarını söylediler. Buda gösteriyor ki plan da engelliler sadece tuvalet olarak düşünülmüş.Oda her yerde olduğu gibi temizlik odası olarak kullanılıyor. Engelliler olarak bizler beklerdik ki önümüzde bir örnek olsun. Diğerlerine onu gösterelim. Bunun umuduyla camiyi ziyaret ettiğimiz de  Hayal kırıklığına uğradık 40 milyonluk hayal kırıklığı..


Şu an İstanbul da bir tane bile engelliye uygun cami yoktur.Yoktur diyorum .Çünkü sadece rampa yapmakla iş bitmiyor.Engelliye uygun abdest alma yerleri, engelliye uygun tuvalet yapılmadan; sadece rampa ile uygunluk olmuyor

 Engellilere uygunluğu tuvaletten öteye gidememiş.
Düzenlemesi yapılan engelliye uygun Hacı Yakup Kazdal cami sadece asansör rampası var.Tuvalet ,abdest alma yerleri yok. Eski yapılar; Sultan Ahmet, Süleymaniye camisinin avlusuna bile yardım almadan giremezsin.Yeni camide sadece kuşlara yem verirsiniz. Dolmabahçe sarayı cami dıştan baktığında rampa görürsün ve bu cami engelliye uygun diye iddia edersin. Gerçekte ise sadece dıştan engelliye uygun. Bir hayırseverin bağışı olan portatif bir rampa (“burası tarihi bir cami buraya bir şey yapmak imkansız” diyen diğer camilere örnek olabilir.)Cami kapısına rampa ile ulaşabiliyorsun. Sonrası malum.içeri girebilmek için   yardımla aşacağın 3 basamaktan sonra ibadet etmeye başlayabilirsin.Tuvalet uygun .Abdest alma yeri uygun. Ama ulaşım uygun değil.Ha bu caminin tuvaletine ve abdest alma yerine ulaşmak için önündeki engel ayrı bir haber konusu.

Ha bu camilerde Cuma namazı kılınabilir .Trabzon sporların dediği gibi bize her yer Trabzon demesi gibi ; cumaları camiler cemaati almadığı için dışarıları sokaklar cami oluyor.

En azından Merkezdeki camilerin ulaşımı yapılsa uygun abdest alma yerleri tuvaletleri olsa Hutbeleri işitme engelliler için kayan yazılarla/yada işaret dili ile anlatılsa. Görme engelliler için takip izleri, tekerlekli sandalyeliler için rampalar ,abdest alma yerleri, engelli tuvaleti yapılsa .Onlarda o ulvi duyguyu birlikte namaz kılmanın verdiği hazzı tatsalar iyi olmaz mı?
Bu onların da en tabii hakkı değil mi?